ÇINLAMA DEYİP GEÇMEYİN

Kulak çınlaması pek çok insanın belli aralıklarla yaşadığı, masum bir rahatsızlık olarak görülüyor. Ancak üzerinde yeterince durulmayan kulak çınlamaları, sanılanın aksine erken önlem alınmazsa büyük rahatsızlıklara yol açabiliyor. Kulak çınlaması ifadesi; kişinin çevreden herhangi bir ses varlığı olmadığı halde başının içinde, tek kulağında veya iki kulağında birden duymuş olduğu sesleri tanımlamak için kullanılıyor. 

May İşitme Cihazları Eğitim Sorumlusu Odyolog Seda Başkurt, uyku düzenini, iş ve sosyal yaşamı tehdit ederek kişilerin toplumdan izole olmasına yol açabilecek düzeylerde görülebilen çınlamanın nedenlerini anlattı. Başkurt, “Kulağınızda biriken kir, dış veya orta kulakta meydana gelen iltihap, uzun süreli yüksek sese maruz kalmak, kulak veya başa alınan darbeler, yaşa bağlı işitme kaybı, otoskleroz ve menier hastalığı gibi kulaktan kaynaklı problemlere bağlı olarak görülebilir. Ayrıca bilinçsiz kullanılan ilaçlar, yüksek tansiyon, vitamin eksikliği, stres, kafein tüketimi de kulak çınlamasına sebep olabilmektedir” dedi. Seda Başkurt, bu şikayetleri yaşayanların vakit kaybetmeden kulak burun boğaz hekimlerine görünmesi tavsiyesinde bulundu. 

Tümör riskine dikkat

Özellikle tek kulakta yaşanan çınlamayla gelişen işitme kayıpları ve baş dönmesi şikayetlerinin iç kulak veya beyinde oluşan tümör varlığına işaret edebileceğini söyleyen Başkurt, “Yapılacak MRI ve tomografi ile tümör riskini ekarte edebilirsiniz. Ayrıca gürültülü ortamlarda çalışan bireylerde gürültü tıkaçları kullanılmadığı zaman yüksek frekans bölgesi denilen ince seslerde işitme kaybı görülebilmektedir. İnce seslerde meydana gelen işitme kaybı çınlama şikâyetini de beraberinde getirebilmektedir. Özellikle geceleri gün içinde duyduğunuz çevre sesleri sayesinde bir nebzede olsa rahatlayan çınlamanız sessizliğe geçince şiddetini artırabilmektedir” diye konuştu.   

Kulak çınlamasına önlem almak mümkün

Çınlamayı önleyici tedavilerin önemine dikkat çeken Odyolog Başkurt, ilk aşamada yüksek sesten, bilinçsiz ilaç kullanımından ve stresten uzak durmak gerektiğini vurguladı. Başkurt, “Tüm hastalıklarda olduğu gibi endişe ve stresten uzak durmak, sinir sistemimizi uyarıcı etkisi olan alkol, kafein ve sigara kullanımından, yüksek seslerden kaçınmak kulak çınlamasında da hafifletici etkilere sahiptir. Kişiye özel olarak değişen çınlama tedavisinde psikolojik faktörler de tedavide başarılı olmak için çok önemlidir. Pek çok tedavi yöntemi olan çınlamada bir takım ilaç tedavileri uygulanabilmektedir. Özellikle vitamin eksikliğinden dolayı olan çınlamalarda B12 desteği rahatlama sağlayabilir. Ayrıca tansiyon, şeker, tuz tüketimine bağlı görülen çınlamalar da kontrol altında tutulmalı” dedi.  

İşitme cihazı kullanımı rahatlama sağlayabiliyor

Kulak çınlaması şikâyetlerinde öne çıkan tedavi yöntemleri hakkında da bilgi veren Seda Başkurt, “Medikal tedavi yöntemi olan işitme cihazı kullanımıyla kulakta duyulan sese eş değer gürültü sinyalleri verilerek, beynin odak noktası değiştirilip çınlamada rahatlamalar söz konusu olabilmektedir. Gece rahat uykuya dalabilmek için okyanus dalgası ve benzeri terapi seslerini dinlemek de bir nebze de olsa rahatlamanızı sağlayacaktır. Çınlama tedavisine başlandıktan sonra kişide yaratmış olduğu psikolojik etkiler de göz önünde bulundurularak psikiyatrik destek de göz ardı edilmemelidir” bilgilerini aktardı.